Doğumdan 2 Yıl Sonra Pozitif (!) Doğum Hikayemiz

Bu yazıyı yazmışım ama bir türlü sonlandıramamış ve paylaşma fırsatı bulamamışım :) Doğumdan iki yıl sonra yazdığım ama anca 6. yılında tamamalayacağım “pozitif” doğum hikayemin ilk bölümü de bu sabaha karşı yayında :) Devamını da az sonra yazıp herhalde bir 4 yıl sonra paylaşacağım 😂


4 yıl önce 2018de yazılmış olan bölüm 1:

Defne'ye hamileyken instagramda ve sosyal medyada hep doğumhanede çekilmiş pembe pembe fotoğraflar, pozitif doğum hikayeleri, muhteşem videolar, "epiduralle normal doğum yaptım şekerim, bacaklarımı bile hissetmiyordum doğumhaneye giderken" şeklinde  cümleleri algılıyordum. Normal doğum şöyle şahane, böyle eşsiz, şöyle güzel gibi paylaşımlara bakıyordum hep. Bebek için de anne için de en sağlıklısı normal doğumdu ve tabii ki benim bebeğim de en iyisi neyse onu hak ediyordu. Zaten şahsen karnımın bıçakla kesilmesindense normal doğum yapmayı bin kez tercih ederdim.





Doğumhaneden çıkarken ise bir tek Fatma Teyzemin bana bakıp "Çocuğum ne derdin var, neden mis gibi sezaryen varken normal doğum çilesini çekeceksin, delirdin mi?" diye sorması kalmıştı aklımda.

Hakikaten bir insan böyle bir şeye nasıl pozitif diyebilirdi ki?

Sancı çekerken "Hani pozitif doğum hikayesi? Nerede? Bu ağrıdan sonra bir insan nasıl pozitif bir şeyden bahsedebilir ki?" diye düşündüğümü de hatırlıyorum.

Doğum sancılarım sabaha doğru başlamıştı. Zaten doktor da o gün gittiğimiz kontrolde gelebilir her an demişti. Tamam sancılar da düzenliydi. Emre'yi zaten gece boyunca kaldırıp dakika tutturup durdum. Hastaneye gittik Emre ile. Sonra benim sancılar sıklaştı, ağrım arttıkça sesim azaldı, konuşmaya mecalim yok, hemşire gelince sordum "Sancı şiddeti gösterge de kaç olunca doğum başlıyor" "İşte 300lerde falan" "Nee şaka yapıyorsunuz değil mi? Şurada 90 yazıyor ve ben şu an sancıdan ölmek üzereyim" dedim. Hemşire bana baktı "Hiç öyle gözükmüyorsunuz baya sakinsiniz" "Tamam işte sorun da o. Ben hayatımda hiç bu kadar sakin olmamıştım, şu an konuşamıyorum bile acımı siz düşünün, vazgeçtim eşime sorun!" Emre "Evet hiç bukadar sessiz görmemiştim onu" dedi Hemşire küçük bir kahkaha attı ve çıktı.

Sonra benim sancılar azalmaya başladı. KORKUDAN doğurmaktan vazgeçtim çünkü. Vallahi hani başarabilsem tutar doğurmazdım o andan sonra. Neyse doktorum geldi dedi ki hani sancılar "Gayet iyi gidiyordu bir anda kesildi" dedi hemşire.

İç sesim; korkmuş olabilir miyim acaba? Dış ses: Ben epidural istiyorum.

Tamam dedi doktorum yapın epidural ama o arada bir şeyler daha dedi ben duymadım meğersem test doz yapıp bırakın demiş. Test doz ne biliyor musunuz? Yarım saat sonra falan hiçbir etkisi kalmıyor. Sancılarda gitti doğumda yarım kaldı hadi bakalım verdiler mi epidurale de güvenip suni sancıyı.

Ama epidurali aldım canlandım bıcır bıcır konuşuyorum, yürüyorum, ara ara sancı geliyor hissediyorum ama bir şekilde atlatıyorum işte.

Emre gitti bir şeyler yemeğe teyzemle kardeşim yanımda. Muhabbetler kakara kikiler, bu arada stresten doğum fotoğrafçısını da iptal etmiştim sonra çok pişman oldum ama neyse.

Neyse yattığımız katta bir baştan bir başa yürüyüp duruyorum sancı aralığı da 4 köşede 1, 3 köşede 1, 2 köşede 1 diye azaldı iyice.

Siz gidin de Emre gelsin birazcık dedim teyzemlere.





İyi ki de öyle demişim. Çünkü sonra her şey biranda oldu :) Doktor kontrole geldi beni yatırdılar hastaneye. En son çatı muayenesinde "Ben niye yattım ki bu yatağa? Etmeseydi muayene. Nasıl kalkacağım şimdi?" diye geçirdim aklımdan, "Doğum başladı hadi gidiyoruz" dedi ben bir yandan çılgın sancıyla kıvranıyorum öbür taraftan "Ya nasıl geçeceğim o sedyeye?" diye kara kara düşünüyorum. Ah o Pozitif(!) Doğum Hikayeleri bunlar hep sizin suçunuz.

Hani epidural aldıktan sonra bacaklarını bile hissetmeden normal doğum yapan insanlar neredesiniz? Neden o insan ben değilim falan diye çılgın düşünceler var kafamda hatırlıyorum.

Ama doğumhaneye nasıl girdiğimizi hatırlamıyorum.

Emre yanımdaydı bütün o doğum esnasında hatırlıyorum. Ben hangi bölümde kendi yanımdaydım ne zaman değildim hatırlamıyorum.

Devamı yarın 🤗 yani ikinci yazıda…

Yorumlar

Popüler Yayınlar