Aradığınız Neydi?

19 Ocak 2017

Yaş 30 Daha Yolun Başı


Cahit Sıtkı Tarancı;

Yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Delikanlı çağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
Gözünün yaşına bakmadan gider.
demiş ama başka bir zamanmış sanırım 1940'lar. İnsan ömrü daha mı kısaymış? Hayat şartları daha mı zormuş? Ya da insanlar daha genç evlenip çoluk çocuğa daha erken karıştıkları için miymiş bilmem ama ben bugün 30. yaş günümü kutlamış biri olarak daha yeni başlamış gibi hissediyorum kendimi hayata.




Bir arkadaşım 20 yaşını kutlarken -ben o zaman 19dum ve o bir yaş çok önemliydi (1/20 - 1/30) :)- ona demiştim ki


"Bak! Şimdi 20 oldun ya, üniversite bitti mezun oldun diyelim ki. Kaç yaşındasın? En iyi ihtimalle 25. İş buldun, eş buldun, evi kurdun evlendin ettin ve bunları arka arkaya yaptın yaş kaç 28. Bir iki ülke gezdin, bir iki terfi aldın ya da iş değiştirdin biraz daha maaşın arttı 30. Sıkılmaya başladın etraf baskı kurdu, senin de artık bakış açın farklıydı. Derken bir çocuk, derken 2 çocuk bir gözümüzü açmışız çocuklar liseden mezun oluyorlar biz de 50 yaşındayız"

demiştim :) :) bu kadar ileri görüşlü olmasaydım iyiydi.

Neyse ben 20 lerimde önümdeki 3*10 yıla ait olan depresyona bir kere girdim toptan hallettim o işi.


O yüzdendir ki 30larımı büyük bir mutlulukla ve neşeyle karşıladım sanırım.





20'lerin inişli çıkışlı, egoist, hafif narsist ve bir o kadar sarkastik olan taraflarımın üzerinden inceden inceye değil baya zımparayla geçmesine kaldırdım kadehimi.


Hafif kavisli, beyzbol sopası gibi değil fakat sinek öldürmek için kullandığımız zımbırtı neydi onun gibi de değil ama daha esnek, daha akışkan daha duruma ya da kişiye uyabilir esneklikteki yeni ruh halimle tanıştım.



Doğruya doğru yanlışa yanlış demenin bir marifet olmadığı yaşlardayım sanırım.
Tölerans kelimesi yeni bir anlam kazandı bir içi doldu sanki.




Kişilik renklerini bilir misiniz? (Kırmızı, Mavi, Sarı, Yeşil) Tam anlamıyla kırmızı ve mavi olan ben yavaştan yavaştan "ıykk yeşil mi?" dediğim kişilik özelliklerinden de belirtiler gösterir oldum sanırım.(Yazar burada kendi ikcı olan tarafını ön plana çıkartma çabası içindeydi)


Anne olmak beni çok değiştirdi.

Zaten bu bünyede birden fazla çenebaz kadınla yaşıyordum üzerine 2 tane daha geldi.
Defne doğarken yanında getirdi o kadınları bu bedene. Biri 10. kez çocuk bakıyor diğeri de doğuştan ev hanımıydı sanırım. Biri Defne'yi yıkadı, uyuttu, giydirdi, emzirdi öbürü de yemek yaptı evi süpürdü sildi evin market alışverişiydi eksikleriydi çamaşırıydı bulaşığıydı falan onlara yetişti. Ben tek başıma yapamazdım kişilik bölünmesi ile hallettik durumu  :)
Bu arada eve 3,300 kg gelen bir bebeğin evdeki bulaşık ve çamaşır sayısını 4'e katlamış olmasını mantıkla açıklayabilecek biri varsa açıklasın lütfen. Çin ordusu da farkettirmeden bizde yaşıyor sanırım.

Evet anne olmak bana normalde yetişemeyeceğimi düşündüğüm her şeye bir şekilde yetişebilme ve tabii ki yetişemediklerine de salla gitsin deme gücü verdi.


Bir de acayip bir şekilde kendimle barıştığım bir dönemdeyim sanırım.


Kendimi affetmeye ve sevmeye odaklanmaya çalışıyorum ki her gece yattığı yerde yaşadığı günü düşünüp kendini en ağır şekilde eleştiren ve bunu çocukluğundan beri yapan ben için bu oldukça zor bir konu


Başkalarının üzerinden mutlu ve mutsuz olmayı bırakmaya karar verdim.

Sadece izin verdiğimiz ölçüde bir başkası canımızı sıkabilir ya da üzebilir deme noktasına da geldim. Artık kasıtlı olarak canımı yakmaya çalışan ruhu yaralı insanları daha az önemsemeye çalışacağım.

Hamileliğimde yarattığım koruma kalkanı böyle de bir işe yaramış oldu. Birinin bir söylediği bazen 10 gün bazen 1 ay canımı sıkabiliyor bazen içime attıklarım kurdeşen olup derimden dökülebiliyordu dışarıya. Artık bunu kendime yapmayacağım. Şöyle diyorum kendi kendime " bu insan benim canımı acıtacak kadar bir yere sahip olmamalı dünyamda" . Ne kadar başarılı olduğumu zaman gösterecek.





Bir bebek dünyaya geldi ve ben onunla birlikte aslında 11 aydır bu dünyada anne olarak yer alıyorum. 30 yıldır bu bedeni yaşayan benle 11aydır bu bedenin içinde olan ben aynı kişi değil.


O nedenle 1987 Ocak ayında doğan Duygu'nun 30. doğumgününü kutlamayı bitirdiğimize göre

Defne'si ile birlikte doğan Duygu'nun 1. yaş günü kutlamaları için hazırlanabiliriz şimdi.

Çok kararsız kalmıştım. Hatta kutlamayacaktım doğumgününü. O kadar masraf hatırlamayacak, anlamayacak bile diyordum.  Sonra düşündüm; sadece onu değil, onun bize gelişini, onunla geçirdiğimiz 365 günü, bu zorlu süreci atlatmış olmamızı, onun bizi daha iyiye götürüşünü kutlamamız gerekiyor.


Hayat zaten kutlamalarla güzelleşiyor.


Bunca kötülüğün ve karanlığın içinde kendi küçük mutluluklarımız olsun bizi ayakta ve birlikte tutan


Sevgiler,


eDde's







13 Ocak 2017

Patili Hayata Hazırlık- Alışveriş Listesi

Daha önce "Bu patili hayatımıza nasıl girdi?" yazımda da bahsettiğim gibi bizim öyle Stark için pek hazırlanabileceğimiz bir an olmadı.

Çünkü güya bir görelim sonra karar veririz dememize rağmen ona ilk görüşte vurulduk ve bir baktık ki onunla birlikte evimize doğru yola çıkmışız
ilk karşılaşma anı

Yanımızda 1 torba mama elimizde eski bir tasma öyle kalktık geldik eve

Biz çok hazırlıksız yakalandık, kendimi beceriksiz gibi hissetmiştim :)
Eve bebekle geliyorsun ama altını bağlayacak bezin yok öyle bir şey işte.
Bir de şöyle bir şey var biz hiç araştırmamıştık siz şu an bu yazıyı okuyorsanız zaten baya tedbirlisiniz demektir :)
Umarım sizin işinize yarar bu bilgiler


1- Mama

Olmazsa olmazınız... Mama olacak :) İlk gece için bizim gibi patilinizi aldığınız dostlarınız idare edeceğiniz kadar mama verirler, yine de evde olursa daha iyi olur...
Bir de mesela biraz hangi köpek ne çeşit mama yer, bazılarının cildi hassas oluyor (ki Golden'lar bu gruptan) tavuklu mu, balıklı mı olacaktı mama, baksaydık iyi olurdu.
Zaten ilk veteriner kontrolünde veteriner detaylı bilgiyi veriyor.
Biz Stark için ilk geldiğinde Hill's alıyorduk, cildinin çok hassas olduğunu fark ettikten sonra yaz döneminde Proplan somonlu vermeye başladık... Golden cinsi köpekler çok alerjikler. Hatta ne kadar dikkat edersek edelim yazın mutlaka bir kere cildi yara olur Stark'ın. Papatya olarak geziyor bu dönemde sürdüğümüz kremleri yalamasın diye. (Papatyayı böyle bir tedaviye başladığı anda veteriner veriyor)

Eskiden mamalar var mıydı yok muydu bilemem ama ben küçükken anneannemin Kali'si vardı Alman Kurdu. Papara yapardı ya da evde yediklerimizden artanları birleştirirdi o da afiyetle yerdi. Hani hep bir "bizim zamanımızda bu yoktu böyle yapardık" muhabbeti döner ya, bunda da öyle. Köpeğinize mama almaya bütçeniz yetmiyorsa internette bir sürü tarif bulabiliyorsunuz artık fakat hem daha zahmetli hem de gün sonuna baktığında astarı yüzünden pahalıya gelme ihtimali çok yüksek. Eğer köpeğin iyi şekilde besleneceği bir mama yapmak istersen sebzesi, ilikli kemiği, eti, pirinci her bir şeyi olacak içinde ya da makarna ve artık yemek seçeneği var. Birinci seçeneği biz denedik aldıklarımız mama bütçesini aştı gitti. 2. seçeneğin sonucu ise dengesiz beslenmeden ötürü sağlığını yavaş yavaş yitiren bir köpek olabilir, fakat olmayabilir de. Beslenme düzeninden de önce sevmek geliyor bence. Sevgi o kadar güçlü ki sokaktan aldığınız o canı, ne yerse yesin mutluluktan sağlıklı olur :) Zaten sokakta ne yerler? Çer çöp. Bir gün karnı doyuyorsa bir gün doymuyor. Evde hem karnı hem gönlü doyar ondan da sağlıklısı olmaz.
Önce sevmek lazım o zaman geri kalan hiçbir şey gözünde büyümüyor...
Bu arada bizimki bir dönem sokakta da kaldığı için önüne ne konsa yer hiç ayırt etmez. En gözde yemeği de yoğurtlu kıymalı karnabahar paşanın kendinden geçiyor gördüğünde


2- Mama Kabı ve Su Kabı

Şayet evimiz annelerimizden herhangi birinin evi olsaydı bir mama ve su kabına ilk eve girdiğimizde asla ihtiyacımız olmayacaktı (bknz. yıkanmış yoğurt kapları). Ama söz konusu bizim ev olduğundan ve annelerimize bu yoğurt kapları yüzünden gıcık olduğumuz için bizde böyle bir şey bulmak mümkün değildi
Benim temizlik taslarından 2 tanesini kaynar suyla yıkadık ve birine mama ve birine su koyduk
Ertesi gün de gidip bunları bir evcil hayvan dükkanından temin ettiğimiz paslanmaz çelik kaplarla değiştirdik. Burada tekrar hatırlatmam lazım biz Stark'ı bir görüp geri gelecektik. Onunla birlikte dönmeyi düşünüyor olsaydık biraz daha hazırlıklı olurduk :)
Bu arada bir de evdeki seramik çorba kaselerinden birini de ona ayırdık arada ıslak mama vereceğimiz zaman bu seramik kaseyi kullanıyoruz


3- Yatak Koruyucu Ped



Bakın bu kritik keşke biri de bana teyzemin 3 aylık bebek Polka'sı ile 1 ay yaşamadan önce söyleseydi. Stark'ın tuvalet eğitimi vardı. "Hayır" ve birkaç komutu daha öğrenmiş olarak geldi bizim evimize. Buna rağmen ilk bir kaç gün hem koku bırakmak için hem de kendi sınırlarını öğrenme aşamasında ufak kazalar başımıza geldi. 1-2 güne de çözüldü sorun. Teyzemin küçük köpeğine bakarken durum hiç böyle değildi. Yavrular belli bir süreye kadar tıpkı insan yavruları gibi tuvaletlerini tutamıyorlar daha sık tuvalete çıkmaları gerekiyor ya da bunu öğrenene kadar geçen zamanda bu yatak koruyucular güzel bir çözüm oluyor. Biz bunu küçük tuvaletin içine yaymıştık doğru yere tutturduğunda da ödül maması tamam :) Gidip gelip çişini yapıp sonra bizi ödül mamasına götüren bir ufaklığımız olmuştu.


4- Ödül Maması



İlk etapta olmazsa olmazlardan biri de bu sahiplik kavramını oturtmak, iyi davranışlarını ödüllendirmek çok işe yarıyor. Bir de çok mutsuz ve ürkekti Stark ilk geldiğinde. Eve alışması ve değerli olduğunu hissettirmek için de ödüllendirmek güzel bir yöntem oldu.



5- Tasma



Tasma seçimini veterinerimizle görüşme sonrasına bırakabildik. Stark çok çekerek yürüyen bir köpekti. Tazı gibi sürekli burnu yerde ve biz peşinde sürüklenir vaziyette. Eğitim şarttı fakat, eğitim tasmasını biz kullanmak istemedik. Veterineri de zaten boyun tasmalarının öksürük ve boğazda ödeme neden olabileceğini söylediği için biz göğüs tasmasına karar verdik. Çok memnun kaldık. Tesadüf de olabilir ama çok rahat ettik göğüs tasmasından sonra. Daha rahat kontrol etmeye başladık ve özellikle yürüme eğitimlerinde canı acıyor mu acımıyor mu korkusu olmadan daha kararlı durabildik. Tüylerinden pek belli olmuyor ama bizim ki aşağıdaki gibi.




6-Yatak

Bu çok zorunlu bir şey değil. Eğer bütçeniz buna yetmiyorsa almak zorunda değilsiniz.
Stark'a koltuklar serbest olduğu için yatağı sadece koltuklar dolu olduğunda kullanıyordu.
Köpekten köpeğe de fark oluyor Polka mesela yataklarını yiyor o yüzden teyzem almayı bıraktı. Bazı köpekler hiç sevmiyor. Patilinizin keyfi bilir yani. Bir de internette kendiniz yapabileceğiniz bir sürü yatak fikri var evdeki malzemeleri kullanarak da gayet rahat bir yatak yapılabilir.



7- Oyuncak

Bu oyuncağı ona verdiğim ilk gün neşesi...
Gerçekten görülmesi gereken bir andı.
Polka bunu da yiyene kadar onunla uyudu onunla uyandı onunla bizi karşıladı her şeyi birlikte yaptılar. Daha sonra başka başka dostları oldu :) Şimdi de Defne'ye hediye gelen tüm peluşlar ona gidiyor.
Gelen hediyeleri Stark'a veriyoruz diye üzülüp alınan olacaksa baştan söyleyelim, bizim evin kuralları böyle ve en az Defne'ye hediye gelmiş kadar mutlu oluyoruz Stark'ın mutlu olduğunu görünce. O da emin olun Defne'nin sevineceğinden 5 kat daha fazla seviniyor peluşlara.
Benim aklıma gelenler bu kadar... Siz ne düşünüyorsunuz başka neye ihtiyaç var?


08 Ocak 2017

Eyvah!! Bebeğim Diş Çıkartıyor (mu acaba?)

Defne 2 aylıktı ay o ne salya anlatamam

Önlük takmaya başladık. Tabii ki bitmiyor salyası. 1 tişörtün sırılsıklam olmadan üstünde kalma süresi maksimum 30 dakika. Eli de tabii ki her bebek gibi sürekli ağzında

Başladı elalem terör örgütü kesin damakları kaşınıyor dişleri erken çıkacak diye
Ben de Google anne olarak başladım araştırmaya. Neymiş? Nasıl çıkıyormuş? Ne zaman çıkıyormuş?
Bir de herkesin mutlaka en az bir tanıdığı dişli doğmuş (Bu anormal bir durum değil mi nasıl bu kadar çok insanın tanıdığında var hiç anlamıyorum)
İşte baktım, araştırdım. Evet, bazı bebekler dişli doğuyormuş, 2 ayda çıkartanı da varmış 16 ayda çıkartanı da ama bunun norm kabul edileni 4 ila 7 ay arasındaymış. İlk önce alt orta 2 diş cikiyormus sonra üst iki en son azılara gidene kadar baya 3 yaşını buluyormus standart olan süreç


Klasik işte her gören bir şey dedi gitti her kişi 1 tek şey söyledi ama bana 50 kişi dişle ilgili ne işime yarayacağını söylemediği (ki hiçbiri işe yaramıyor) 50 tane bilgi vermiş oldu

Gerçek belirtileri ise;

Evet SALYA var, yanaklarda ve çenede salya nedenli kızarıklık, yine salyadan kaynaklı öksürük, uykusuzluk, huy değişimi, iştahsızlık ve uykusuzluk, damaklarının kaşınması, ısırma, uykusuzluk ve ağlama...


Bütün bunlar diş çıkarma belirtisi olabilir, ama olmayabilir de. Başka herhangi bir sorunun belirtisi olma ihtimali de var, ya da sadece huysuz bir bebek de olabilir. Ya da belki bizim ilk 2 ayda yaşadığımız sıkıntı gibi sadece gıda intöleransı da olabilir.


Bizim diş çıkma hikayemiz tam 7 ay sürdü
Defne ilk dişini 9. ayının bitimine 2 gün kala patlattı ve son 1 hafta gerçek anlamda bir kabustu hatta uyuma şeklimiz bir gece Emre çekmiş Defne sakinleşsin diye kanguruda ben koltukta kaymış vaziyette uyuyoruz...
İnternette araştırırken ve başkalarından duyduğum önerileri özetlersek
(Buarada yine en iyi tavsiyeler yakın zamanda bu süreci atlatan insanlardan geliyor)


1- Havuç (Dikkat boğulma tehlikesi var!)


Defne ek gıdaya geçiş dönemini biraz erken yaşadığı ve başından beri katı gıdalarda blw uyguladığımız için boğulma tehlikesini biz yaşamadık boğazına kaçacak gibi olsa bile öksürüp çıkardı.  Ben her seferinde ufak çapta bir kalp krizi geçirsem de havuçla damagını çok güzel kasiyordu ve tadını da seviyordu... Eğer doktorunuz bunu yapabileceğinizi söylerse ve yutma refleksinin iyi geliştiğini dusunuyorsaniz gözünü üstünden hiç ayırmadan eline parmak boyutunda soyulmuş bir havuç verebilirsiniz. Eğer panik ataginizi kontrol edemeyip onun karşısında korkup bağıracaksınız oksurdugunde bu onu katı gıdalar konusunda korkutabilir bunu denemeniz daha iyi olabilir. Bir konuda rahatla
yalım derken başka bir konuda korkutmaya gerek yok ne de olsa 🤗


2- Taze soğan  - pırasa (Soğan Kokan Bebek)

Defne sevmedi net. Biraz çiğnedikten sonra hepsini Stark'a vermeyi tercih etti. Doktorumuza danistigimizda da soğan kokan bir bebegin nasıl olacağını düşünemiyorum dedi 😂😂
Koku fena buarada 4 gün her gün yıkanmasına rağmen kaldi


3- Buzluktan çıkarttığım diş kasiyici (Favorim)

Ben bütün 7 ayı böyle geçirdim yazın kışın farketmez hiçbir şey de olmadı. Zaten hastalanma dediğiniz şey düşük vücut direnci ve mikroplardan oluyormuş rahat olabilirsiniz
Bunu uyguladıktan sonra takip ettiğim instagram sayfalarından birinde kapaklı emziklerin kapağına anne sütü doldurup emziği takıp dondurma gibi verebileceğimizi okumuştum. Dünyanın en harika fikriydi, altındaki yorumlar hiç öyle değildi ama.
Sayfa sahibini bebekleri öldürmek istediğiyle falan suçlamışlar, o ne yaa?
Uçmanın bir manası yok... Herkes önerisini paylaşır en iyisi yine her bebeğin kendi annesi bilir... bazı çocuklar daha kolay hastalanırsa bu öneri onun icin uygun olmayabilir ama bazı çocuk da sıcaktan rahatsız oluyorsa onun işine yarar... ki gerçekten Defne sadece bir kere hasta oldu o da deniz kenarında benden habersiz anneannesi üşümesin diye tişört giydirdigi gün... Benim çocuğum terlemeyi sevmiyor... kışın bile tek kat giyecek evdeysek çorapsız gezebilir disarda da öyle kışın bile kat kat olmayacak... her bünye farklı çünkü... bazısına sıcak bazısına soğuk iyi geliyor... Rusya da çocukları doğar doğmaz buz gölüne batiriyorlarmis cani mi   oluyor oylmayacakradaki ebeveynler??


4- Diş jeli (kararsızım)


Yani bir işe yarıyor mu tam olarak emin değilim. Bunlar artık bizim için son debelenmelerdi.
Birinin tavsiyesi üzerine doktorumuza sordum verebilirsin dedi de ise yaradı mı yaramadı mı tam bilmiyorum


5- Ağrı kesici ve ateş düşürücü surup (Doktor kontrolünde en son care)


Kasım ayı kabus ayıydı çok canı yandı çok ağladı çok uykusuz kaldı ateşlendi... Ateslendiğinde bile vermedik ilaç önce yıkadık yıkamadan bile elini yüzünü soğuk suyla ıslattık ateşi düştüyse ilaç vermedik
Sadece son 2 gün o da artık uykusuzluktan bitap düştüğü ve çok ağrısı olduğu için ilaç kullandık



Neleri denemedim


Sürekli herkes de gördüğüm Kehribar kolyeleri, Sophie zürafa diş kaşıyıcı gibi popüler çözümleri denemedim.

Stres toplarını ve denge bileziklerini de denememiştim.
Mutlaka pozitif bir etkisi vardır. Bir kere insan işe yarayacağını düşündüğü zaman etrafa yaydığı olumlu enerji bile başlı başına işe yarıyordur fakat ben bunların gerçekten maliyetlerini karşılayacak desteği verdiklerini düşünmüyorum.

Bu arada biri ilaç vermeye kalktı bunu kullan diye dehşete kapıldım
Asla kabul edemem böyle bir şeyi
Çocuğumuza yedirdiğimiz sebze meyveyi eti bile güvenilir kaynaklardan almaya çalışırken birinin rastgele verdiği bir ilaç ki benim çocuğumun alerjisi var mı yok mu belli değil doktora danışmadan asla denemem bile
Bu işin bir kere denemeden bir şey çıkmazı yok söz konusu kimyasal madde olunca
İnsanın aklı karışıyor uykusuzluk, yorgunluk ve acı çeken bir bebek bir araya geldi mi düşünmem bile yavaşladı ama bunu o arada düşünebildim neyse ki




Bizim ilk 2 diş arka arkaya çıktı diğerleri beklemede hala bakalım onlar nasıl olacak.

Siz bu dönem için neler yaptınız?

Doğal çözüm önerileri var mı başka bu süreçle ilgili? Diğer dişleri hala gelmediğine göre onlarda da baya zorlanacağız sanırım.






02 Ocak 2017

Kolik Bebekle Nasıl Hayatta Kaldım-Harvey Karp



HARVEY KARP

Benim jokerim

En kriz ötesi krizlerdeki kurtarıcım

Benim için en işe yarayan kesin çözüm olan ve
Defne'nin uzun süre uyumasını sağlayan yöntemler dizisi

Diyor ki Harvey Karp;

Bu ilk 3 aylık dönem aslında bebekler için 4. 3 ay (4th Trimester). 9 ayda bitmiyormuş bu küçük insanların dünyaya gelişi aslında 12 ay sürüyor demiş Harvey Karp ve ekliyor eskilerin bildiği birtakım şeyler var.

Bebek bu 3 ayda ne olduğunu anlayamadığı ve dünyaya alışamadığı için bütün kıyamet kopuyor. Anne karnında yaşadığı ortamı ona ne kadar iyi sunarsak bebek de o kadar sakin oluyor

Harvey Karp Bebeğe İstediğini Vermek için yapılması gerekenleri

5S Yöntemi olarak adlandırmış


Kundak (Swaddle)

Ben sadece kollarını hareket etmesini engelleyecek kadar sarıyordum kundağı bacaklarını swerbest bırakıyordum


Yan ya da yüzüstü yatırma  (Side or Stomach Position)

Kolumda yüzü göğsüme dönük şekilde ya da yüzü avucuma denk gelecek şekilde koluma yerleştiriyordum


Şşşşşş sesi (Shush)

Bu aslında beyaz sesler de denilen kuvvetli bir şşş sesi doğrudan kulağına doğru sesi çıkarabilirsiniz


Sallanma  (Swing)

Ben yine kolumda yatarken ayakta yaylanarak ya da plates topunun üstüne oturarak ona sallanma hissi veriyordum farklı uygulamalar var youtube da



Emme (Suck)

Bütün bunları yaptıktan sonra emziğini veriyordum. Daha önceki yazılarımda bahsetmiştim aşağıda linki var Defne emziği uzunca bir süre reddettikten sonra bu ve bazı başka tekniklerle cebren ve hile ile tekrar alıştırdık. İyi ki dediğim çok şeyden biri de bu uyku eğitiminde de çok işimize yaradı bunu da yakın zamanda 2 bölüm olarak anlatacağız. Çünkü biz ilk uyku eğitimini Harvey Karp'la vermiştik. 2. uyku eğitimini de yeni tamamladık. Biraz oturtmayı ve bozulup bozulmayacağını anlamaya çalışıyoruz bu ara.



Bazı ağlama krizlerinde biri ya da ikisini uygulamak yeterli oluyordu fakat bazen,
Defne nefes alamayacak kadar ağladığında 5'ini arka arkaya uyguluyordum ben.

Mahallenin en mutlu bebeği kitabında da detaylı bir şekilde çalışmalarından bahsetmiş bana kitabı arkadaşım hediye etmişti.



Hemen önce kollarını saracak kadar kundak koluma yan yatırıp, aynı anda şşşşşş diyip bir yandan da aşağı yukarı sallayarak emziği almasını sağlıyordum

Bu deli halimizi en iyi ya başka bir kolik annesi ya da ateş dansı yapanlar anlardı

Defne'nin sakinleştiğini ve uykuya daldığını görmekse ne olursa olsun her türlü komik görüntüye değerdi :)

Burada bununla ilgili bir video var

Becerip youtube kanalımıza bir video çekip koymayı başarırsam ben de bir uygulama paylaşacağım
Gerçi bizim kız neredeyse yürüyecek ama en azından başkaları faydalanır.




Dilerim koliksiz ve bol uykulu bir şekilde geçer ilk yılınız.
Eğer öbür türlüsü olursa da umarım benim işime yarayanlar size de çare olur birazcık.

Bildiğiniz başka işe yarayan çözüm önerileriniz varsa lütfen paylaşmayı unutmayın.

Sevgiler,

eDde's